Haber Detayı
2021-09-29 09:16
EURO 2020 Mangini ve bizim efsaneler

Yıllardır Avrupa ve dünya kupası turnuvalarını izlerim. Finallerde Türkiye yoksa İtalya veya İspanya’yı favori görüp heyecan duymaya çalışırım.

EURO 2020 Mangini ve bizim efsaneler

Yıllardır Avrupa ve dünya kupası turnuvalarını izlerim. Finallerde Türkiye yoksa İtalya veya İspanya’yı favori görüp heyecan duymaya çalışırım.

Bu turnuvada ilk maçta İtalya’ya 3-1 kaybedince gruptan çıksak bile şampiyonluk şansımızın olmadığını ve onların en güçlü adaylardan biri olacağını anladım. Ama final de İtalya’yı tutamadım.

Başta TRT ve diğer kanalların yorumcularının abartılı Mangini hayranlıkları, içimizden biri, en iyi onu tanıyoruz, onun hakkı gibi cümlelerle  beni rahatsız ettiler ve tutturmadılar.

Mangini kısa bir süre Galatasaray’ı çalıştırdıktan sonra kovulan iki yabancıdan biriydi. O yıl efsane Fatih Terim, milli takım hocalığı rotasyonundaydı. Ama görevden kaçamazdı. Milli takımdaki yardımcısı Hamza hocayı çift görevde kullanarak uzaktan kumandayla Galatasaray’ı şampiyon yaptı. Üstelik üç hoca, üç de başkan değiştiği halde. Efsane böyle olunur işte.

Kuyruğuna zil takıp yolladıkları Mangini kim? Kariyerinde kaç şampiyonluk var? Diye soranlar yanında, Türkiye’nin iklimine uyamadı, aşı tutmadı diyenler de oldu. Aynı sözler, Löw, Hiddink, Del Bosque, Aragones, Zico, Toshack ve birçok kariyerli yabancı hocalar için söylendi. Sonuçta bu şahısların önce veya sonra dünya ve Avrupa şampiyonlukları var. Bizim efsanelerin yerel ve kulüp bazındaki şampiyonlukları dışında Milli takım düzeyinde şampiyonlukları yok.

İtalya Milli Takımıyla Avrupa şampiyonu olan Mangini, 38 maçlık yenilmezlik serisiyle ne kadar istikrarlı olduğunu da ortaya koydu.

Medyanın algıyla yücelttiği bu efsanelerden Milli takım bazında başarı beklemek bence boşuna.

Şenol Güneş, iyi bir kaleciydi. Trabzonspor’un en iyi döneminde futbolcu olarak şampiyon oldu. Hoca olarak finale yanaştıkça taktik ve futbolcu seçimlerinde yanlış yapar ve şampiyonluğu kaybeder. Cooper gibi kaybedenlerdendir. Trabzonspor, Bursaspor ve Milli takım da bu dediklerimi yaşadık. Beşiktaş’a gelmese hoca olarak çok zor şampiyonluk görürdü. Sisteme hizmet  edenler  asla  unutulmaz.

Şampiyonluk düşündüğümüz bu turnuvada puan alamadık. Fenerbahçe’ye  transfer olan ve Avrupa’ya  pahalı transfer olabilir diye oynatmadığı İrfan Can Kahveci’yi son on dakikada  oyuna  almasa Fatih Terim’in 1996 daki rekoruna ortak olacaktı. Puansız ve golsüz  turnuvaya  veda edecekti .

Mustafa Denizli’nin de Şampiyonlar Ligi tarihinde Fenerbahçe’deyken  0 puanla turnuvayı tamamlayan hocalar listesinde kaydı vardır.

TFF, Şenol hocayla yollarını ayırdı. Türk Milli Takımı ve futbolunu bu kötü duruma düşürenler başta olmak üzere herkes şikayetçi. Alman Ümit Milli Takım hocası Stefan Kuntz’u Türk Milli Takımına almak Türk insanına hakaretmiş,

Milli takıma alınan oyuncuların yüzde doksanı Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinden devşirme Türk çocukları olması Türkiye’de yetişen ve Süper Lig’de oynayanlarla seksen milyona hakaret değil mi?

Son milli maçın ilk onbirinde sadece kaleci Süper Lig’de oynuyordu. Diğerleri  Avrupa’da oynayan ve orada yetişen oyunculardı. Hocanın Alman olması onlarla aynı bölgede olduğu için avantaj. Onları bizden daha iyi takip eder. Bizim efsaneler, kendi kariyer ve çıkarları için bu oyuncuları, kendi camia veya kulüplerine yönlendirir. İmece usulüyle şampiyonluk, transfer, Milli takım, federasyon yönetimi, küme düşme, stadyum yapma işlerini ayarlayan bir sistem vardır.

Sisteme karşı olan kulübü seçen Türk futbolcular veya Ümit Milli Takımda onayanlar A takıma çağrılmaz.

Bu konuyu geçen günlerde Rıdvan Dilmen çok güzel özetledi. Fenerbahçe’nin önünü kesmek için Milli takımı ve Türk futbolunu bu kötü duruma düşürdüler. Yazıklar olsun…

Etiketler: spor, futbol, Hasan Bankeroğlu, futbol, Milli takım, sporvitrini.com