Süper Lig Lefter Küçükandonyadis Sezonunun 21. Haftasına hakem hataları damga vurdu. İstikbal Mobilya Kayseri spor-Fenerbahçe maçını katleden Alper Ulusoy ile Galatasaray- Trabzonspor maçının kaderini etkileyen hakem Ümit Öztürk, kötü yönetimleri ile skorlara etki etti. Fenerbahçe-Trabzonspor hatta lider Başakşehir’in puan kazançları engellenmiş oldu. MHK Başkanı olan Yusuf Namoğlu ve bu hakem atamalarını yapan ekibi, Süper Lig’in kaderiyle sezon başından beri oynuyor. Fenerbahçe’ye karşı ise gizli bir operasyon yapılıyor. Bu kadar yanlı ve haksız maçlar yöneten her hakem ödüllendiriliyorsa bunun altında başka bir neden vardır. 15 Temmuz 2016’nın üzerinden 2.5 yıldan fazla bir süre geçti ama Futbol Federasyonunda ve hakemlere yönelik bir Fetö Operasyonu yapılmadı. Onlarda 3 Temmuz 2011 de küme düşüremedikleri Fenerbahçe’yi bu sezon düşürmek için özel hakem seçip yolluyorlar. Bunun başka bir açıklaması yok. Ucuz gösterilen sarı ve kırmızı kartlar, rakiplere gösterilen hoşgörü yetiyor.   Kayseri’de tam bir hakem komedyası   Fenerbahçe Kayserispor maçını kazanarak çıkışını sürdürmek istiyordu ancak, art niyetli hakem Alper Ulusoy’u unutmuştu. Sahada adil olması gereken bu hakem, Bernard Mensah denilen dört kez sarı kartlık faul yapan ve iki defa da eliyle oynayan bu adamı, daha ilk yarıda kırmızı kartla atması gerekirken, atmayıp sözlü uyarmakla yetiniyor. Topu oyuna çabuk sokan Moses ve İkili mücadeleye giren Frey’e ucuz sarı kartlar gösteriyor ki, mücadele gücünü azaltmayı hedefliyor. Kayserispor’un altı numaralı oyuncusu Mehmet Ekici’nin arkadan ayağına basıyor kırmızı kartlık pozisyonda sarı bile çıkmıyor. Hakem Fenerbayçe’yi yok etmek için elinden geleni yapıyor. Soldado’nun olayı ise basit bir faul olabilirken, sarı kart gösterip yüzüne bakıyor. Ardından da, ‘tepki gösteriyor’ bahanesiyle kırmızıyı gösteriyor. Maç boyunca VAR Sistemine gitmeyen Alper Ulusoy maçın sonlarında Kayserisporlu oyuncunun Serdar Aziz’in sırtına binip faul yaparak attığı golü hemen veriyor. Tek amaç Fenerbahçe yenilsin. VAR’a bile bakmıyor. Baksa iptal etmek zorunda kalacak. Maç öncesi zaten federasyonda tezgah kuruldu. Mensah’ın iki maçlık cezası bir maça indirilip Fenerbahçe maçında oynanması sağlanıyor. BU hakem Almanya da İngiltere de böyle maç yönetsin hakemliğini o anda bitirirler.   Beşiktaş’ta Şenol Güneş sendromu yaşanıyor Beşiktaş da ise tam bir kriz var. Başkan Fikret Orman ile Şenol Güneş arasında soğuk rüzgarlar esiyor. Bazı spor programlarında Şenol Güneş’in sezon bitmeden Beşiktaş’tan ayrılıp, Milli Takımın başına gideceği, yerine ise Lucescu’nun geleceği konuşuldu. Bu iddialar Şenol hocaya sorulduğunda Milli Takım kapısını açık bıraktı ama Beşiktaş’ın başındayım demekle geçiştirdi. Bu da bize sezon sonunda Beşiktaş’tan gideceğini gösteriyor. Lucescu nun ise başarısızlığı ortada. O da kalkmış yabancı oyuncu sayısının fazlalığından bahsediyor. İngiltere, Almanya, İspanya, İtalya ve Fransa’ya baksın bir zahmet. O zaman Milli Takım yaratamaz cahil Romen köylüsü Lucescu diyelim. Milli Takımın en başarısız bir dönemine daha imza atıyor. Bursaspor maçında taraftarın Burak Yılmaz’a nasıl davranacağı merak ediliyordu. Taraftarın sevgi göstermesi onun moralini yükseltti ve iki gol atarak takımının maçı kazanmasını sağladı. Devre arasında Kagawa ve Mirin’i transfer eden, ancak önemli bir çok oyuncusunu satan Beşiktaş’ta, UEFA kriterleri nedeniyle sıkıntılı günler yaşıyor diyebiliriz. Şampiyonluk şansının da az olduğunu söyleyelim. Querasma’da satıldığında Beşiktaş’ta kadro iyice zayıflamış olur.   Ben olsam Avcı’yı gönderirim Abdullah Avcı bu sezon üçüncü defadır şampiyonluk yarışını kovalıyor. Kadroya iyi oyuncular alındı ve zenginleştirildi. Forvet hattında Adebayor, Robinho, Bajic ve Napoleoni varken Büyükşehir Belediye Erzurumspor’la 1-1 berabere kalması inanılmaz bir durumdur. Ben devre arasında transfer yapacak olan Başakşehir’in şampiyonluk yarışında önde olacağını ifade etmiş ve yazmıştım. Bu zengin kadro Fenerbahçe’de bile yok iken, bu sezon yarışta sadece Galatasaray varken ve altı puan da fark varken, Avcı şampiyon olamazsa ben olsam hemen gönderirim. Mesele bu kadar basit. Başakşehir’in taraftarı yok ancak, takımının bu kadar zengin olmasını kimse sormuyor? Sponsorlar da olsa, sizin böyle bir kadro için her sene 25-30 Milyon EURO’luk futbolcu satmanız gerekir. Cengiz Ünder’den başka satılan oyuncu yok. Buna rağmen geniş ve zengin kadro ile şampiyonluk kovalıyor.   Dev maçta dev hakem hataları Haftanın merakla beklenen maçı Galatasaray Trabzonspor’du. Hakem Ümit Öztürk sonuca etki etti ve Galatasaray kazandı. Diagne’yi çift sarı karttan atmayan Ümit Öztürk, Galatasaray lehine de ilginç bir penaltı verdi. Hakem otoriteleri Trabzonspor kalecisi Arda’nın rakibine top vurulduktan sonra faul yaptığı, o yüzden penaltı olmadığını söylüyor. Gerçekte ise Diagne kırmızı kart görseydi maçın hakkı beraberlikten öte değildi.  Japon Oyuncu Nagatomo’nun ise faul yaptıktan sonra hakeme İngilizce küfür etmesine hakem Ümit Öztürk sadece seyirci kaldı. Kamerlar tespit etti. Bakalım PFDK ceza verecek mi? Kayserispor maçında küfür etmeyen sadece masum bir tepki gösteren Soldado yu aynı pozisyonda oyundan atan art niyetli hakem Alper Ulusoy’la ikisinin verdiği kararlar hakemlerin kötü yönetimlerinin en canlı kanıtı. Yusuf Namoğlu denen eski hakem MHK de ne yapıyorsa, bunları hiç önleyemiyor. Federasyon başkanlığı seçimlerinin Haziran ayında olacağını düşünürsek, başarısız olan Demirören yerine, yeni bir isim üzerinde ‘Kulüpler Birliği’ düşünecektir. Evet dönelim maça. Galatasaray on kişi kalmayınca, rakibinini kalesinde de 18’lik kaleci Arda olunca Belhanda iki gol atarak yıldızlaşınca, Trabzonspor’u 3-1 mağlup etti. Trabzonspor’a gelince, devre arasında transfer yasağı nedeniyle yasak geldi. O yüzden ikinci yarıda sıkıntılı günler yaşayacağı görülüyor. Deplasmanda maç kazanması zor diye düşünüyorum. Başta da vurgulamaya çalıştığım gibi haftaya da hakemler hatalarıyla damga vururken, bir çok takım da hakemden şikayetçi olmayı sürdürdü.. MHK’nın ve Federasyonun umurunda değil…